SİLOPİ GECELERİ

Sana silopi gecelerinden selamlar saldım, marş söyleyerek yürüyüş yapan gençlere ıslık çaldım. Devrim’ci duygularımın kırık fay hatları uzayıp çıkıyordu taa Cudiye! Bir atlarsam, zirvesinde artçı depremler yaratacak kadar çok aşıktım. Nuh’un tufan sonrası ayağının ilk değdiği yere. Sana silopi gecelerinde şiir yazdım. Dilek tutum, kayan yıldızları saydım. Sana Silopi gecelerinde türkü yaktım. Tütün sardım, […]
ÖLÜMÜN GRİ PENCERESİNDEN SÜZÜLEN SERZENİŞ

Ölüm… Okurken bile ürperdiniz. Belki de çoğunuzun kaybettiği sevdiği aklına geldi, gözleriniz doldu. Hatta ağlayanlar bile vardır. Bir türlü kabullenemediğimiz ölüm.Ölüm, sevdiğiniz birini kaybedene kadar sadece bir kelimedir sizin için ya da bir ürperti. Biri ölür, çok yakın değilsek duyunca sadece: “Vah vah çok üzüldüm” deriz. Ama sadece o an üzülürüz, bunu hepimiz biliyoruz. Ama […]
BİZİM MAHALLENİN ÇOCUKLARI
“Dur” dedi yağmura. Yağmur dur durak bilmedi. Güneş açtı bir süre sonra. Öldürdü yağmurun atasını Havada bulut cesetleri Ama silinmedi. Bu mahallenin çocukları, Bir türlü gün yüzü görmedi.
AH, O ÇOCUKLUK GÜNLERİ! (9)
BAK YEŞİL YEŞİL GÖZLÜ RADYOLARIM… Derler ki, eskiye rağbet olsaydı bit pazarına nur yağardı. Öyle midir acaba, her eski bu sınıflandırmaya girer mi? Gençlik, eskide kalan anılar, bizi mutlu eden eski materyaller… Belleğimizde tekrarını yaşayamadıklarımıza karşı özlemin bastırılması mı bu, bit pazarına düşen sadece pılı pırtı, var mı eski günlerini, gençliğini pazara çıkaran, […]
KENTİN HÜZÜNLÜ YÜREKLERİ

KENTİN HÜZÜNLÜ YÜREKLERİ Yoruldum, yorgunluğumu hangi kelimeyle anlatabilirim bilemiyorum. Sahi anlatsam anlayan biri çıkar mı sizin o ulaşılmaz kalpleriniz de olsa koşa koşa koşardım, çok yara, darbe aldım. Çok düştüm, çok acıttılar o da yetmedi oturup kendi yaramı kendim sarmak zorundaydım. Ne etrafımda bir omuz ne de uzatılmış bir el acılarımı da kendim çektim, […]
ALACA GECE

Alaca bir gecede karşıma çıktın, Her taraf sis ve sen vardın. Beyazlar akıyordu gökyüzünden, En derinden gelen incecik yellerden. Alaca bir gecede buldun beni, Her taraf buz ve ben vardım. Görebildiğim tek şey gözlerinde, Saklıydı… Upuzun yollardan çıkıp gelen o yolcu, Saklanmıştı… Alaca bir gecede tenin vardı, Sıcaklığı ve kokusu ikimizi de sarardı. Titrerken bulduk […]
OYSA YAŞAMAK

Kalpleri atıyor diye yaşadıklarını zannediyor insanlar, sırf yağmur yağıyor diye açan çiçekler gibi.Oysa yaşamak nefes almaktan çok daha fazlasıyken neden sadece bununla yetiniriz ki?Mutluluk denen duygunun zamanla sürekli bir yarış halinde oluşuna şahit oluyoruz. Şahid oldukça biraz daha büyüyoruz gerçi, biz hep büyüyoruz… Sadece bir kez çocuk kalıyoruz.Başımıza gelen en güzel şey hiç bir şeyi […]
BİR VARMIŞ AŞK YOKMUŞ

Uzun yolculuklar çekiyor içim. Bana dinginlik veren o ülkeye gitmek istiyorum. Gündüzleri çapkın dalgalarının kumsalları öptüğü, geceleri yıldızlara şiirler okuduğu turkuaz denizin sularına bırakmak istiyorum kendimi. Rüzgârlar saçlarımı savursun, ben adım adım yürüyeyim ve bırakayım kendimi denize. Yer ve gök mavi olsun, yerde miyim gökte miyim belli olmasın. Hangi mavi hangisi unutayım. Sonra bu […]
ŞEREF

Şerefsizin gamsızlığıydı bizi asıl yoranNe isyan etti yaradan.Ne taviz verdi imandan… Şerefin ahlakıydı bozulanBir gün yaşamak için bir ömür kalktı masadan. Öğütlüydü babadanKul hakkı yersen affetmez yaradanNe yaşarken utandı kuldan, ne de ahlak sütünü içtiği anasından… Yıllarını dilendiYaşamak için sattığı yaşlarından.Bin gözyaşı döktüAlamadı ahını bir ahlâksızdan Şerefle şerefsizin kavgasıydı bağıranİkiside masum anadan üryan Kazanan hiç […]
KUSURLARINLA GÜZELSİN
Bu dünyadaki en güzel vücut senin vücudun. Gözlerin mesela, en güzel gözler ya da bacakların en değerli bacaklar. Neden biliyor musun? Çünkü sana dünyayı gösteren gözler bu gözler. Seni yürüten bacaklar bu bacaklar, bir başkasınınki değil. Belki şikayetçisin, burnundan mesela. Sana nefes aldıran bu burundan, vücudundan, oysa hiçbirinin görevi seni güzel göstermek değil. Onların görevleri […]