Günlük

HAYATIN PENCERESİNDEN

Kapkaranlık sokağımın ışığı, yanan tek lambası, kaygıların bastırmasıyla geçen günlerin on üçüncüsü. Şehrimin ıssız sokakları, geçmek bilmeyen kışın kalıntıları. Yazmak için düşlediğim, ama korkunç bir

SAHTE HİSLER

Ben bir sevda çölünde yekpare zamanın dışında ne aradığımı bilmeden dolanır iken yalan sevgilerden, ağız dolusu söylenen kahpe sözlerden, kalbimde bir kesi bıçak yarası ile

DÜNYA

 

HA’

Naif ve zarif bir terkediş ile ayrılıyor ruhum bu çöplük,bu enkaz,bu domuz girmiş bağdan farksız bedenimden Hayat, üç beş yedi dokuz evde yokuz Orda mısın?

Küçük Sevda Mahallesi

Büyüdüğüm yerleri soruyorlar. Hiçbirine, hiç kimseye cevap veremiyorum. Yutkunuyorum defalarca. Kime anlatsam, nasıl anlatsam da anlayacak diye düşünüyorum hep. Belki de anlar ama aynı duyguları