
YAŞARIM
Henüz çıkmıştım altından yüzbin yıldır üzerimde dönüşmüş enkazın. İçimin taş kesen yerlerini henüz sulamıştım Belki de çiçek açar diye Zihnimin kabaran damarlarında ki o pisliği
Henüz çıkmıştım altından yüzbin yıldır üzerimde dönüşmüş enkazın. İçimin taş kesen yerlerini henüz sulamıştım Belki de çiçek açar diye Zihnimin kabaran damarlarında ki o pisliği
Hayat, gizliden gizliye, küçük yudumlarla, çatlaklarla canımı acıtıyor. Az önce başım döndü; sendelemeye yol açan türden bir baş dönmesi değil, beyindeki cansız bir boşluğa benzeyen
Savaşın ortasında çocuklar yaşamak yerine ölüme sarılıyorlar.Zalimlerin olduğu yerde toprağa her zaman kan düşer.Acılar,çocukların kalbinde kandillenir.Çocukların gülmediği ve yaşamadığı bütün coğrafyalar güneşi doğurmaz. Savaşın ortasında
Geriye silinmeyecek anılar kaldı.Acı dolu yalnızlık bir daha hiç yağmurdan ıslanmamış kentlere benzer.Payiz geldi yüreğimizin en depremli yerine kondu.Unutmaya alıştırıyorsunuz. Biz ağır gelen acılara sizler
Direnir kozalaklar zemheriye Ulurlar yankılar gökyüzünde Mahkûmu olur daneler kara Yollar büsbütün kavuşmaya kapalı Ay duvak takmış geceye Allı pullu saçlarının yerine Hangi mevsimdedir ellerin
Hicran yelleri esiyor kalbimdeki matemde, Geçmiyor zaman bu dört duvarla sarılı meskende, Geçmişin bekçisiyim mantığım beni ters etse de, Üstelik hala bekleyişteyim bir ağacın gölgesinde.
Onların da özleyenleri vardı, bekleyenleri bir köşede Yorgun düştüklerinde aradıkları ve birkaç kelamı Benim sevgim bir çığ gibi ciğerime düştü yaktı Hayallerim hep topraktan sızıp
Ölüm var biliyorum, öldürenlerde biliyor mudur?Kaskatı hücrelerim ile sarmaşık olmuştum göğsüne.Senden kalan sihâmlar var kirpiklerimdeSöyle bana şimdi nasıl hatırlanır dîde’yi görenlerBilirdi yaşadığımı pervane olanlarBilirdi ateş
Tutup senin kendini öldürmeni mi izleyeceğim?Korkarsan yaşam seni daha çok yaralar.Seninle ay ışığında ölümü erteliyorum.Paylaşılmayan sevda bencilcedir.Bazı ayrılıklar olacak.Yüreğimizi kör eden bizi yollara düşüren.Ey !
Eve gidemediğim zamanlar dut ağacının altında kimliği belirsiz bir ölümü düşünürüm.Artık kötü şeyler duymak istemiyorum.İnsan en çok ne eksikse onu içinde büyütür.Kendimizi en çok kendimizden