ANLAMAK

BENİM DERDİM YENİ BİR ÇAĞ VE BU VATAN DAĞLARINDA RENK RENK ÇİÇEKLER VAR UYUYAN ANLAMAK, BİR ADIM ÖNÜNÜ GÖRMEKLE MÜMKÜN DUYMAYI BİLMEYENE VAR MI ZORLA DUYURAN. BİN KERE ANLATSAN DA ANLAMAZLAR BİLİRİM KESİLİP ATILMALI KANGRENLİ BU İRİN, HURAFELERLE DOLMUŞ O GÜRUHLU BEYİNLER MUTLAK YOLUN MENZİLİDİR MUTLAK İRFAN VE İLİM. BİR ÜLKE VAR ZİFTE BULANMIŞ YOLLARI […]
RONİ’DEN AYRILMIŞ KUŞLAR

Roni’den ayrılmış kuşlar nereye uçar? Bunu anlamak için elimizi kalbimize koyuyoruz, Toprağı,ekmeği ve iyi şeyleri insanlar bozdu. Kime sorarsanız sorun. Roni’den ayrılmış kuşlar yalnızlığımızın kalbine mi konar ?Bunu anlamak için önce birbirimizi konuşmalıyız.Yağmuru ,sevgiyi ve dünyayı insanlar bozdu.Kime sorarsanız sorun. Mevsimler bir bir değişti.Rüzgarın sesi içimize işledi.Kendimizi alamıyoruz.Biz neyin yansımasıyız?Kalbimize sakladıklarımızı kim görüyor?Ah! O, kalbimiz […]
DÜŞ ’LE

tadım kaçıyor, ama durup dururken bu, tarif edemiyorum sanki durduk yere ağzınızda acı bi tat olması gibi tatsız bi tat düşündükçe ağrıyor başım sanki yeni bir buhran doğuyor ve ben onun sancısını çekiyorum gibi ama düşledikçe hepsi geçiyor.
BUL

Arıyorum kıyametinle,Mahşer-i kalabalıkta.Kaybolan ruhumu.Dolduramıyorum boşluğunu.Dolanıp ,dolanıp duruyorum.Ruhu çekilmiş bedenimle kalabalığında.Sığmıyor içime sığdırdığım.Durmuyor aklımda tuttuğum.Gel bul , durdur beni!Sınırımın ötesinde değil artık.Yüreğimde asılı duran urgan.
RONİ’YE VEDA MEVSİMİ

Bir, bir çıkardım içimden her şeyi.Şu tepesi karlı dağlar şahit.Tabiat ruhumu ,engin denizlere doğru çeviriyor.Böcekler ,çiçeklere konmayı asla ihmal etmiyor.Bir, bir her şeye şahit oldum.Bu şehir bulutlarıyla güzeldir.Beni örseleyen ne varsa hepsini dağların yamacına bıraktım. Nasıl olsa bir gün gideceğiz.Anılardır, baki kalan ardımızdan.Toprağa basıyorum, Beni kaç mevsim üstünde taşımış toprağa,Birbirimizi hep farklı yerlere emanet ediyoruz. Uzunca […]
UZAK CESUR

Bir şeyi defalarca söylemek, yitirir anlamını denmiş, ama öyle mi? “uzak” yakın olur mu ? defalarca söylesek. Hayır biliyorum, kastettiğim bu değil, korkuyorum demek fazlasıyla cesur yapar mı insanı? belki bazılarını, ama seviyorum demek birine defalarca, yitirmemeli. anlamını. yitirmez de gerçekse. bazı şeyler bir değil. defalarca söylenmeli belki anlamını yitirmesi için değil anlam kazanması için!
BİLMESİN

Yak bi sigara daha.Hiç olsun umut duman içinde.Külün de bile yangının devam ettiğini,Kendi kendime onla dertleştiğimi,İçimdeki nefesin,Her solukta beni nasıl boğduğunu.Yıkımı ile moloz yığınına döndüğümü.Enkaz yüreğimde harabe çiçeği olduğunu bilmesin!Aşka asi harflerin,Kaderi yazan şiire dönüştüğünü,Gördüğüm her nesne ve sıfatın onu hatırlattığını.Ve nasıl unutacağımı,Bilmediğimi de bilmesin…
BEYBÛN

İçim bir ağaç gibi her şeye şahidim.Baharda ışık veren bir beybûnum.Bütün yaraları sarıyorum. İçim bir ağaç gibi her şeye şahidim.Bazı şeylerin yokluğuna alışılmıyor.İçinde bitiremediklerini günde en az yüz kere aramak için elin kalbine gidiyor. İçim bir beybûn gibi zamansız sevdaları büyütüyorum.Beybûnlar yarım kalmış aşkları tamamlar.Rüzgar, insanı ve tabiatı savurur.Her şey yıkıldı dersin.Ama beybûnlar ölümü ve […]
ENHAR BİR ÇINAR

Doğum ve ölüm ya da Tanrıça, Uzun, ince bir sızı. Tanrım, bunca ölümü bana verdin: İncecik kollarıma, narin parmaklarıma karşı. Sırtımda küfem, belimde kuşağım yok! Gece gündüzün buğusunda Bir çiçeğin özü, Hangi arının özüne özleyiştir, Dudaklarından öpmeye kıyamadığı çanağın. Apansız geceden sızan ışık, Siluetini düşürür, Elhamra’nın Bir kelebeğin kanadına. Zamandan yetim bırakılmış duvarlar Diplerinde yeşerir […]
CEVAPSIZ BİLMECE

Sen, seni nereden bileceksin?Gel gör gayrı gönlümden içeriYarım kalır cümlemin iki hecesiBir hayal kurdum senelerin getirisi Sen beni nereden bileceksin?Gel tut mutsuzluğun çetelesiniÇalmaz oldu şarkılar eksik kaldı hayaller,Sonsuzluğa karıştı o edalı bakışlar Ben, seni nerden bileceğimİzin ver bana o ışığını göreyimSorgular olsa da zihnim hep kaçtı kalbimDört duvar arasında mum gibi erimekteyim