ÇÖPLÜK

Hiç bir şehir çöplüğünde vakit geçirdiniz mi? Yok! Bir çoğunuz önünden bile geçmemiştir. Kapitalizm, gerçekte nedir diye merak ediyorsanız bir uğrayın derim. Sınıf mücadelesinin anlatıldığı tarihi bir akademi var orda, tabii bakmasını bilene. Alışveriş merkezlerinde meseleyi o kadar net göremezsiniz. Cafcaflıdır oralar, aklınızı başınızdan alır. Oysa çöplük öyle mi? Burada her şey ayan beyan afedersiniz […]
UZAK CESUR

Bir şeyi defalarca söylemek, yitirir anlamını denmiş, ama öyle mi? “uzak” yakın olur mu ? defalarca söylesek. Hayır biliyorum, kastettiğim bu değil, korkuyorum demek fazlasıyla cesur yapar mı insanı? belki bazılarını, ama seviyorum demek birine defalarca, yitirmemeli. anlamını. yitirmez de gerçekse. bazı şeyler bir değil. defalarca söylenmeli belki anlamını yitirmesi için değil anlam kazanması için!
BENLİĞİM

Kalabalıklar içindeYalnız ve sessizim.Yelkovan sesi,Ömrümden biçiyor .Anlamsız geçenSaniyeler ,Yüzümdeki çizgilerleSevişiyor.Değişen dünya düzeniÖpüşmelerime renk katmıyor.Uzaklarda ki hikayeler,Beynimde fırtınalar estiriyor.Bazen kendimi bir tren vagonunda görüyorum.Rotası keşfedilmeyen benliğim olan.Ve nerede ne zaman duracağı,Belli olmayan bir tren.Cam kenarında sessizliğimleSensizliği dinliyorum.Gidiyorum öylece,Nereye varacağımıBilmeden gidiyorum…
MAPUS

Burası ne cennet ne de cehennem,Cehennemden çok öte bir yer.Cennet olsa gitmek istemeyeceğim.Dört duvar arasın da sıkışmış bir hayat,Betonlar,çok soğuk ve ürkütücü,Güneş,sanki kovulmuş bu duvarlardan,Sıcaklık ise,Gardiyanların yüzüne mahkûm edilmişBirer tebessüm ve serzeniş. Nereye düşürdün beni yarabbim?Herşey metal kokusuyla keskin,Ranzalar üstüme , üstüme yürüyor .Tuhaf silüetler görüyorum duvarlarda.Aynalar, birer cellat yaratıyor aksıma.Aklıma mukayyet olmam imkânsızMapushane diyorlar,Cehennemin […]
BİRİNCİ TEKİL ŞAHIS

Ben, birinci tekilin en yabancı kahramanı; Kısa bir öykünün en yalancı tanığıyım. Çok düşünsem de akşamları, farklı ruh hallerinde karmaşık bir ruh sayılırım. Çalmaz oldu şarkılar eskisi gibi ve sustu iç sesim bir gecenin karanlığında. Sonsuzluğa karıştı o capcanlı yıldızlar oturup bakındım etrafıma kabullendim. Mutlu günlerin çetelesini tuttum defterime bilmem kaç çizik attım. Bir çok […]
MATEMDEN BOZMA AYRILIK

Matemim,hüznün dudaklardan akıpCan bulduğu sokaklarla doldu.Yeşil yapraklı yonca örttü bedenimi.Aşk ve ayrılıkların fecriYakarışlarımı bağışladı,her yanım cesetlerle dolu. Gönlümle, vebalim arasında devreden sancılarım,Yeminler eskittikçe kara toprakta can buldu. Yağmur,Ağır nacizane vucudumdan.Sana ne zaman derya olsamAyrılıktan bozma bir çöl akar damarlarımdan…
GEVE

kitaplar, kelimeler erişmek içindi. ya huzura, sevgiye ya da bilgiye ve pek bir vasfı olmayanlar zaten anlaşılmak için değil, ne kadar korkak olduğunu ve kendini saklamak; gevelemek için konuşurdu. Ve konuşulmak için.
SİYAH BEYAZ GÖKKUŞAĞI

Parmaklarım damlarken ellerine , Ruhsuzca ve sessizce. Rengarenk geceye karıştın sen , Beyaz ve siyahtan oluşan gökkuşağıyla beraber. Gözlerin aydınlatırken, Aynı zamanda söndürür de güneşi. Ağaçların yaprakları kadar temiz olamadık belki, Çünkü biz , hiç yağmurun taneleriyle yıkanmadık. Kiminin ıssız gözlerindedir yaşam, Nefesleri gözlerde tutulur ve titrek ellerde bırakılır. Kimininse dizlerinde, Derman kalmayana denk yürürler […]
MORMOR

Tuhaf bir sıradanlığın garipliği üzerine yazmak konusunda gidip geldiğim saatlerde en iyi şeyin oturup yazmak olduğuna karar verdim.Lakin sonrasında o kadar da sıradan olmadığını fark ettim hissettiklerimin.kahve yudumlarken ve yazarken dinlediğim“MorMor- Whatever Comes to Mind” bana; milföyü ve “mormor “isminin ne kadar güzel olduğunu hatırlattı. Bir gün hatta bir gün değil,gitmeliydim… Beni bekleyenmilföy pastanesine veEymir’e.
KIRGINLIK

Gönlümün derinliklerinde, aklımı kurcalayan Sessiz hıçkırıkların , sebebidir kırgınlık O çarpıcı rengiyle siyahı da andıran Kabuslar da beliren karabasan kırgınlık… Doğru sandıklarım yalan olduğunda, Sevdiklerimi çalan bir soygundur kırgınlık Bütün kaygılarım kalbime vurduğunda Her an olabilir ama sadece anlık…
