TUVALİM YİNE, MOR OLDU

Morun tonlarıyla donanmış tuvalimin üzerine beyaz boyayı geçip yeni bir çalışmaya başlayalı kırk bir dakika oldu. Siyah penye kumaş pantolonumun üstüne giydiğim haki ip bolerom, üzerindeki eski çalışmalarımdan kalma boya lekeleriyle içime huzur veriyordu. Tuvalimin yanında duran uzun sehpamın kenarındaki şarap kadehinden ara sıra bir iki yudum almam, elimdeki fırçaya ilham oluyordu sanki. Bugün gördüğüm […]
BEŞ İLA YEDİ

Rüyalar görmeyi bırakalı uzun bir zaman geçmiş olsa da bu süreç birkaç gün öncesine kadar sürdü. Beş ila yedi saat süren yazı çalışmalarımın verdiği yorgunluktan olsa gerekti. Lakin bu yorgunluk bana en huylandığım şey olan kurbağayı rüyamda gördürecek kadar korkutucu olmamalıydı ki, rüyayı gerçek sanmamın etkisiyle yüzüme vurarak uyandığım bir sabaha sebep oldu. Kim kendi […]
DÜNYAYI SEYRE DALDIM

Dünyayı seyre daldım, bu portre kanattı gözümüÖzene bezene seçtiğim fırçalarBirer birer kurumuş paletlerdeKurnazlık peşinde aciz çizdiğimiz insanoğluTecelli ediyor birer birer tüm masrafsız iyiliklerHırsın tohumları kümelenmiş mizacındaVarı yoğu olmuş tecessüsSonu yok bu enkazın, ortalıkta kült cesetlerYoksul teselliler geziyor kulaktan kulağaDünyayı seyre daldım, bu portre kanattı gözümü…
MARİFET

Dostluk adını almış menfaatYok kimsenin dolu bir tasviri, simalar donukFıtratında var insanın, zahmetsiz icraatHepsi cüsseli, fakat mevcut derin bir sükunetLüzumsuz münakaşalar dönüyor dimağlardaÖğrenmeye aç, ihtiraslı ruhum Edindiği tek dost kitaplar olmuş, kelimelerYoktur insan gibi birer ruhu lakin İçinde bir evren ihtiva eder sanki Fısıldar bir cihan dolusu marifetYerini yadırgıyor tüm kalemlerTedirgin ışık, sızıyor ufaktan karanlığaGölgelik […]