Yan yanayken saate bakmanın ayıp olduğu zamanlardı,
Karşılıklı oturdun mu bir masanın etrafına, bir gözlere bir de uzaklara bakılırdı eskileri yad ederken.
Evveldi, güzeldi.
Ellerde telefon yoktu, çocuktuk. Büyükler eskileri konuşurken uyuyakalmak diye bir şey vardı!
Evveldi, güzeldi.
Sevmeler sessiz ve sebepsizdi. Ne gösterişe gelir ne de nedenlere sığardı.
Evveldi, güzeldi.
Her şeyden önce samimiyet gelirdi. Sevda sırdı, söylenemezdi. Sevilenin adına türkü yakılır ama onun ardından kimseye yakınılmazdı.
Eşyalar parası ile değil, hatırası ile kıymetlenirdi. Eşyalar değil insanlar ağırlanırdı evlerde ve kalplerde.
Ve;
İnsanlar aldıkları ile değil verdikleri ile değer ifade ederdi.
Evveldi, güzeldi.
Sahi utanmak diye bir şey vardı.
Evveldi, güzeldi.
Yüzsüzlük, profesyonellik adı altında prim yapmıyordu.
Evveldi, güzeldi.
Eşyalar değil, insanlar ağırlanırdı evlerde ve kalplerde.
Evveldi, güzeldi.
Henüz bu kadar yalnız değildik.
Evveldi, güzeldi.
Başkalarınca beğenilmek her şeyden önemli değildi
“Evveldi, güzeldi, güzel duyguları yitirdikçe tükendi…”
Eskilerin ve değerlerin nasıl sömürüldüğünü ve unutulduğunu anlatan çok güzel ve duygusal eskilere götüren bu şiir için Agit beye çok teşekkür ediyorum.