İLAHİ ADALET

Anlamlar içinde gizli bazı hikayeler, neye inanacağını bilemezsin, öylece kalırsın. Madalyanın diğer yüzünde, manalarda saklı kurgular. Kuklalar gibi başkaları tarafından yönetilirsin. Karakterine özgün olmazsın. Dünya onların etrafında döner, bizde oyun oynadıktan sonra kenara atılan oyuncaklarıyız. Birkez bile görmezler. Yapılan fedakarlıkları,onca cefayı çekenleri,kanatları kırılan insanları, örselenmiş yaralananları,ne kadar çabalarsak başarmak için o kadar çamur atarlar. Yürüdüğümüz yollarda tökezlememiz için, kendi konforlarını sağlamak için başkalarını harcarlar. Kahır ve cehennemi bir arada yürütürler, üzerine toslarlar. Şikayet ettiğinde dilleriyle kırbaçlarlar. Kendilerini melek gibi görür ama bilmezler ki kalbinin içini açtığında içinde yatan bir şeytan var. Yaşadığımız anlık mutluluklara bile tahammül edemez. Ne derler böylelerine bilmem kendi mezarının karanlığın dibine çöker gibi küçük bir mum ışığında fayda etmez. Ne ısıtır ne yansıtır. Kendi başarısızlığını başkasının üzerine yıkmak ister. Kandırmak onun soyadı olur. Kendi yalanlarına inanır gerçek olduğuna , doğru olduğunu söylerler. Aslında bu kişiler çok tanıdık, kimileri dost, akraba, kimi ise eştir. Kavramları önemsemez. Kendi bildiklerini okurlar, ama bilmezler mi? Birgün akış değişecek ilahi sistem düzeni çemberinde herşey onlara geri dönecek. Ne ekersen onu biçersin sözünün yanılgısı hiçbir zaman olmamıştır. Doğru kişiye doğru zaman da, doğru yerde, doğru anda oklar isabet eder. Hayatını altüst eder, yıkıntıları toplayamaz hale gelir. İşte onlar kendi hesaplaşma mizanında batacak kişilerdir.