Kırık düşleri, kesik avuçlarımla topladım
Mahşer kapımda.
Söner mi dileğini tuttuklarım.
Dönmez bilirim el ele tutuşup giden umutları.
Vakur bir sevdanın dirayeti boynumda,
Yetmez mi ?
Yetmiyor, bak Haziran’da suskun…
Bekler mi ömrün,
Seni beklediğim kadar.
Dudağı menekşe kadın,
İrticalar üstünde mutluluklar kovala şimdi.
Rezzan kahkalara boğ göğsündekini
Karalar bağladım seni saracağım zamanlarda.
Gülüşleri nazlı kadın,
Saatler çalıyor
Pencerelerim artık saksısız
Esmiyor gölgem, sığıyorum anılara
Aynalar bizi dansa teşvik ediyor.
Ah demelerim ah söylemlerim!
Yıllanmış üzümlü şarabım benim.
Çobanını kaybeden sürü gibi yolsuzum
Kıytırık müziklerin nakaratı gibi soluksuz.
Nerde bir ney sesi duysam, yoluna düşerim
Sevda bu, sevdayı bilmeyen kadın,
Sevda bu,
Kanatları kopan kadın…