GİT O ZAMAN

Git o zaman,
Nereye!
Bir ses var
Dur içimde..
Bir kör mızrak gelir değer celbime
Kağıtları kanlıdır bu şehrin
Yasakları şaşalı,
Referansları sağlam.
Git hadi
Gitmelerini al ve git
Ama…
Aması yok, içim bir postalın seyreği.
Bağır ecdadın üstüne,
Toprağı işleyen süt
Silahın kavzasını süslüyen anarşist
Sana sesleniyorum…
Gidin hadi…
Yoksa kovulacağım birazdan evden,
Bir süpürge ile düşecek peşime hanem.
İlikledim kendimi bu çekmeceye,
Koşuyorum oysa dolabın içinde.
Şiirler yazmak isterdim
Şairler gibi sevgiliye…
Bir kızı çok sevdim,
Çelimsizdim kaybedecektim…
Artık fazla güçsüzdüm.
Buna rağmen bir kızı çok sevdim.
Sekiz yıl gözlerime bir perde çektim.
Belkide sevgimi göremedi
Yoksa duyardı kesin beni.
Benim yüreğim yok,
Yüreğim oydu.
Yüreği vardı
Ve bana gerek yoktu.
Gerekte duymadı zaten.
Konum bu kadardı
Tasmam, karanlığı bu senin aydınlığın diye okutanlardaydı.
Bir ses var
Tam buramda
Kim çıkarak beni bu kuyudan
Git, git, git,
Uyandım göğün sesiyle,
Bir dehliz gibi geçiyordum düşen tanelerden.
Hercai bir akrandı sindiremediğim endişeler
Bir yumruk gibi iniyor yüzüme ihmaller
Kötü bir şey var
Kötüyü çağırma derdi kocamış nineler
Bağır haydi,
Sustuğun yeter.
Okuyan ezana ses ver
Secde et, savur iman kılıcını cahilin üstüne
Susma,
Konuşacak birşey yok.