Aynı sahilde tanışmıştık ve aynı sahilde buluşurduk. Bıkmadan, usanmadan her gün aynı yerde göz göze gelirdik. Bazen bakışlarımızla, bazen sözlerimizle bazen de sevişmelerimizle günün yorgunluğu atardık aynı sahilde. Ben bir Barmen O ise bir resepsiyoncuydu bu şehirde. Farklı şehirlerin insanıydık. Belki de tek ortak noktamız vardı o da bu sahil ve bu sahilde elde ettiğimiz mutluluk. Ama bir gerçeklik vardı ki her gün bu sahilde aynı yerde ve aynı saatte nefes nefese kalırdık.
Biliyorum, kalplerimiz aynı yer için atıyordu sabah akşam demeden. Çünkü mesaimizin bitmesini dört gözle beklerdık. Ve biter bitmez ikimizde aynı yerde bulurduk kendimizi. Adeta bir büyü olmuş bu sahil bize. Öyle bir duruma gelmiştik bazen bedenimiz bu sahilde değilken ruhumuz sevişirdi bir şekilde. Farklı şehir insanlarıydık ama aynı sahil için doğmuştuk ikimizde. İnsan her gün aynı noktaya odaklanıp koşa koşa gelir mi bilmem ama biz öyleydik. Bizim mutluluk biçimi biraz farklıydı sanırım. Herkes tekne turu vesayre yaparken biz aynı sahile koşardık.
Kaçıncı yıl, kaçıncı gün ve kaçıncı saat oldu bilemem ama biz hala aynı sahilde koşuyoruz. Ve bu sahil, hiç bir zamanın, hiç mekanın ve bir kavramın veremediği mutluluğu bağışladı bize…